K
Merve Aygün ÇETİN

Merve Aygün ÇETİN

merve_aygn@hotmail.com

KİRA ANLAŞMAZLIKLARINDA HUKUK NE DİYOR?

Günlük yaşamda en çok karşılaştığımız sözleşme türlerinden biri de kira sözleşmeleridir. Türk Borçlar Kanunu’na göre kira ilişkisi; bir şeyin kullanımının kiracıya bırakıldığı, kiracının da bunun karşılığında bedel ödediği sözleşmeler ile kurulur. Kira sözleşmesiyle kiracıya devredilen kullanma hakkı belirli süreyle sınırlı olup; kiracı, kira sözleşmesinde belirlenen sürenin sona ermesiyle ya da kanuni sürelerin dolmasıyla birlikte kiraya konu yeri tahliye etmekle yükümlüdür.

Tahliye taahhütnamesi, kiracının kiraladığı iş yeri yahut konutu belirli bir tarihte boşaltacağına dair kiralayana vermiş olduğu yazılı beyandır. Taahhütname alan kiralayan, başka bir gerekçe aranmaksızın kira ilişkisine son verme imkanına sahiptir. Türk Borçlar Kanunu 352. maddesinde, “Kiracı, kiralananın teslim edilmesinden sonra, kiraya verene karşı, kiralananı belli bir tarihte boşaltmayı yazılı olarak üstlendiği hâlde boşaltmamışsa kiraya veren, kira sözleşmesini bu tarihten başlayarak bir ay içinde icraya başvurmak veya dava açmak suretiyle sona erdirebilir.” şeklinde düzenleme mevcuttur. Buna istinaden söyleyebiliriz ki, kanunda kiracıyı koruyan hükümlerin karşısında bu madde kiralayana hukuki üstünlük sağlamaktadır. Önemine bianen belirtmek gerekir ki, tahliye taahhütnamesinin noter huzurunda verilmesi zorunlu değildir. Aranan bazı şartların yer alması halinde taraflar arasında imza altına alınan taahhütname de geçerli olacaktır.

Geçerli bir tahliye taahhütnamesinin varlığına rağmen kiracının kiraya konu yeri tahliye etmediği pek çok durumla karşılaşmaktayız. Bu durumda, kiracı aleyhine, tahliye tarihinden itibaren 30 gün içinde ihtara gerek olmaksızın kiraya konu taşınmazın bağlı bulunduğu yer icra dairelerinde tahliye talepli icra takibi başlatılabilir yahut sulh hukuk mahkemelerinde dava açılabilir. Ancak bu yollara başvurulabilmesi için tahliye taahhütnamesinin belirli şartları içermesi gerekmektedir.

Geçerli bir tahliye taahhüdünün şartları; taahhüdün yazılı olması, kiracının kendi serbest iradesiyle teslim edilmiş olması ve kira sözleşmesinden ve kiralananın kiracıya tesliminden sonra imzalanmış olmasıdır. Güncel Yargıtay kararlarına göre kira sözleşmesiyle aynı gün imzalanan tahliye taahhütnamesi geçersizdir; böylece tahliye taahhütnamesinin kira sözleşmesinin başlangıç tarihinden sonra imzalanmış olması gerekir. Diğer bir şart ise tahliye taahhüt edilen tarihin belirli olmasıdır; örneğin, 10/05/2021 gibi belirli bir tarih içermeyen taahhütname geçersiz olacaktır. Yukarıda da belirttiğimiz üzere yazılı taahhüt için noter onayı gerekmemektedir. Tahliye taahhüdünün bizzat kiracı tarafından ya da kiracının yetkili kanuni temsilcisi tarafından verilmesi gerekir. Ayrıca belirtmek gerekir ki, kiralanan konut, aile konutu olarak eşler tarafından kullanılacak ise tahliye taahhüdünün geçerli olması için yazılı taahhütnamede her iki eşin de imzası yer almalıdır.

Taahhüt edilen tarihte kiralanan yerin boşaltılmaması durumunda kiracının ödeme yapacağı hususunda bir cezai şart belirlenebilir. Mesela, 10/05/2021 tarihinde işyerini tahliye edeceğini taahhüt eden kiracının, yazılı olarak beyan ettiği tarihte kiralanan yeri boşaltmaması durumunda geciken gün başına 200 TL cezai şart ödeyeceği kararlaştırılabilecektir.

Tüm bu süreçte, kiracı ya da kiralayan taraf iseniz yasal haklarınızın ihlal edilmemesi ya da hükümsüz kalmaması adına hukuki yardım almanızı tavsiye ederim.

PAYLAŞ

DİĞER YAZILARI

×
bu kısma açılan video gelece
×
K