4 bin 300 yıl önceki inanışları yansıtan eserler gün yüzüne çıkıyor
2014 yılından bu yana UNESCO'nun Türkiye'deki Dünya Mirası Alanları Geçici Listesi'ndeki Kayseri-Sivas karayolu üzerinde bulunan Kültepe-Kaniş-Karum Ören Yeri'nde kazı çalışmaları devam ediyor. Ankara Bölge Konservasyon ve Restorasyon Laboratuvarından gelen uzmanlar kontrolünde sürdürülen çalışmalarda 15 adet obje bulundu. Objelerin en az 4 bin 300 yıl öncesine ait, tamamen o dönemin Kayserililerinin oluşturduğu ve dini inançlarını yansıttığı eserler olduğu ifade edildi.
2020 yılı Kültepe kazılarına Temmuz ayının başında başladıklarını belirten Kazı Başkanı Prof. Dr. Fikri Kulakoğlu, "Bu yılki kazılarımız, esasen bizim 2018 yılından itibaren açmaya başladığımız anıtsal bir binada hemen onun güney kesiminde gerçekleştiriliyor. Burada yaptığımız kazılarda 2018 yılında 35 tane idol bulmuştuk. Bu sene de yaptığımız çalışmalarda 15 tane daha geldi. Bu idol dediğimiz eserler aslında üzerlerinde tanrı, tanrıça tasvirlerinin bulunduğu kült ve tapınım amaçlı objelerdir. Bunlar bu bölgeye özgü alabaster ya da kireç taşı dediğimiz taştan yapılmış ve muhtemelen de imalat yeri de yine Kültepe olması gereken ve sadece Kültepe'de bulunan bir eser grubudur." dedi.
Bu eserleri anıtsal binanın bir odasında yığın halinde bulduklarını anlatan Kulakoğlu, bunları açmaya devam ettiklerini söyledi. Yeni ortaya çıkan eserlerin en az 4 bin 300 yıl öncesine dayandığını kaydeden Kulakoğlu, "Eski Tunç Çağı dediğimiz, henüz Asurluların ya da yazının Anadolu'ya gelmeden önceki kültürün eserleri. Tamamen Anadolulu, yabancı hiçbir unsur yok. Kaniş insanının oluşturduğu eserler bunlar. Birebir fotoğraf gibi işlenmiş eserler değil, şematize edilmiş vaziyette o dönemin inançlarını yansıtan eserler" diye konuştu.
'Kayseri Müzesi iyi bir koleksiyon kazandı'
Yıl sonuna kadar çalışmaların idollerin bulunduğu alanda süreceğini belirten Prof. Dr. Kulakoğlu, "Ankara Bölge Konservasyon ve Restorasyon Laboratuvarından gelen uzmanlar denetiminde bu çalışmayı yaptık. Tabii ki bu çalışma süreci biraz yavaş gidecek. Çünkü çok hassas bir kazı yapmamız gerekiyor. O nedenle sanırım bu yıl sezon sonuna kadar herhalde bu mekanda çalışacağız. Yaklaşık 5’e 10 metrelik bir mekan, bu alanın içindeki buluntuları çıkarmaya çalışacağız. Sanıyorum Kayseri Müzesi bunlarla oldukça iyi bir koleksiyon sahibi olmuş olacak." şeklinde konuştu.
Kazılara katkı sunanlar
Kazı Başkanı Prof. Dr. Fikri Kulakoğlu, kazılara katkı sunanlara da teşekkür etti. Kulakoğlu, "Tabii bütün bu çalışmalar uzmanlar denetiminde, uzmanların görevlendirmesini yapan Kültür ve Turizm Bakanlığı. Başta bizim maddi ve manen sponsorumuz, destekçimiz Kültür ve Turizm Bakanlığı, aynı zamanda Kayseri Valiliği ve Kayseri Belediyesinin destekleriyle bu çalışmaları yapabiliyoruz. Bütün kurum ve kuruluşlara teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.